ACTILYSE 10 mg flakon
Toplardamar içine damla damla enjeksiyon yöntemiyle uygulanır (intravenöz infüzyon).
Etken Madde
Alteplaz.Her bir ACTILYSE 10 miligram flakon (ilaç şişesi), 10.00 mg rekombinant insan doku tipi plazminojen aktivatörü (rt-PA) = Alteplaz (INN) içerir.
Yardımcı maddeler
L-Arjinin, fosforik asit, polisorbat 80, steril enjeksiyonluk su. Ayrıca, üretim işleminden gelen, eser miktarda gentamisin kalıntısı içerir.Bu Kullanma Talimatında:
1. ACTILYSE nedir ve ne için kullanılır?
2. ACTILYSE’i kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler
3. ACTILYSE nasıl kullanılır?
4. Olası yan etkiler nelerdir?
5. ACTILYSE’in saklanması
Başlıkları yer almaktadır.
2.ACTILYSE nedir ve ne için kullanılır?
• ACTILYSE 10 mg flakon (ilaç şişesi), enjeksiyonluk su ile kullanıma hazırlanacak liyofilize ürün şeklinde üretilmektedir.
ACTILYSE 10 mg flakon, içeriği aşağıda verilen ambalajlar halinde piyasaya sunulmaktadır.
- 1 adet 10 mg etkin madde içeren enjeksiyon flakonu,
- 1 adet 10 mL enjeksiyonluk su içeren çözücü flakonu.
• ACTILYSE'in etkin maddesi olan alteplaz, insan doku tipi plazminojen aktivatörleri adı verilen bir ilaç grubuna aittir. Rekombinant glikoprotein yapısındadır.
Bu grup ilaçlar, damar içindeki kan pıhtılarının erimesini (çözülmesini) sağlarlar.
Kan pıhtıları çeşitli durumlarda küçük çaplı damarları tıkayabilmektedir. Böylece tıkanan damarın beslediği dokular kansız ve oksijensiz kalmakta, ve doku ölümü gerçekleşmektedir.
Doku ölümünün sonucu, ölen ve artık işlev göremeyen dokunun bulunduğu organa ve önem derecesine göre değişmektedir. Kalp, beyin ve akciğerler gibi organlarda gerçekleşen bu gibi olaylar, ani ölümler ya da kalıcı maluliyet ile sonuçlanabilmektedir.
ACTILYSE bu türlü durumlarda pıhtıyı eriterek, dokuya yeniden kan gitmesini ve dokunun beslenmesini sağlamakta ve yukarıda sözü edilen istenmeyen sonuçların ortaya çıkmasına engel olmaktadır.
• ACTILYSE aşağıdaki durumlar için kullanılmaktadır:
1. Ani kalp krizlerinde pıhtı çözücü-damar açıcı tedavi (akut miyokard enfarktüsünün trombolitik tedavisi)
- Tedaviye belirtilerin başlangıcını izleyen 6 saat içerisinde başlanabilen hastalarda: 90 dakikalık (hızlandırılmış) doz rejimi şeklinde.
- Tedaviye belirtilerin başlangıcından sonraki 6-12 saatte başlanabilen hastalarda: 3 saatlik doz rejimi şeklinde.
2. Kalp-dolaşım sisteminde kararsızlık ile birlikte olan göçmen akciğer pıhtısını çözme tedavisi (Hemodinamik instabilite ile birlikte olan akut masif akciğer embolisinin trombolitik tedavisi)
Akciğerlerin önemli bir bölümünü ilgilendiren kan akımı tıkanıklığının tedavisi amacıyla kullanılmaktadır.
Teşhis mümkün olduğunca, pulmoner anjiyografi gibi objektif yöntemler ya da akciğer taraması gibi doku bütünlüğünü bozmayan (non-invazif) yöntemler ile doğrulanmalıdır.
Göçmen akciğer pıhtısına ilişkin uzun dönemli hastalık seyri ve ölüm oranı konusunda çalışma bulunmamaktadır.
3. Beynin ani kansız kalması sonucu oluşan inmede pıhtı çözücü tedavi (Akut iskemik inmenin trombolitik tedavisi)
Alteplaz, sonuçtaki maluliyet sıklığını azaltmak ve nörolojik iyileşmeyi artırmak için erişkinlerde ani damar tıkanıklığı sonucu gelişen inme tedavisinde kullanılır.
Tedavi yalnızca, inme belirtilerinin ortaya çıkmasından sonraki 4.5 saat içerisinde ve bilgisayarlı beyin tomografisi (BT) veya kanama varlığına duyarlı başka uygun bir görüntüleme yöntemiyle, kafa içi kanamanın (intrakraniyel hemoraji) dışlanmasından sonra başlatılmalıdır. Tedavinin etkisi zamana bağlıdır; bu nedenle daha erken uygulanan bir tedavi olumlu sonuç alma olasılığını arttırır.
3.ACTILYSE nasıl kullanılır ?
Uygun kullanım ve doz/uygulama sıklığı için talimatlar
Doktorunuz hastalığınıza bağlı olarak ilacınızın dozunu belirleyecek ve size uygulayacaktır.
Sağlık personeline yönelik ilişkili bilgiler, kullanım talimatının sonundaki bölümde yer almaktadır.
Uygulama yolu ve metodu
Doktorunuz bu ilacı size, toplardamar içinden damla damla enjeksiyon yöntemiyle uygulayacaktır (intravenöz enfüzyon).
Sağlık personeli için hazırlanmış olan bu bilgi, kullanım talimatının sonundaki bölümde yer almaktadır.
Değişik yaş grupları
Çocuklarda kullanımı
Yaşlılarda kullanımı
Yaşlılarda kullanımı
ACTILYSE yaşlı hastalarda, her hasta bireye göre dikkatle irdelenerek kullanılmalıdır. ACTILYSE, 80 yaşın üzerindeki hastalarda ani inmenin tedavisi için kullanılmaz.Özel kullanım durumları
Böbrek yetmezliği: Veri bulunmamaktadır.
Karaciğer yetmezliği: ACTILYSE, karaciğer yetmezliği, siroz, portal hipertansiyon (özellikle karaciğer olmak üzere karındaki bazı organlarda kan basıncının yüksek olması) ve aktif hepatit (karaciğer iltihabı) gibi şiddetli karaciğer fonksiyon bozukluğu durumlarında kullanılmamalıdır.
Eğer ACTILYSE 'in etkisinin çok güçlü veya zayıf olduğuna dair bir izleniminiz var ise doktorunuz veya eczacınız ile konuşunuz.
Kullanmanız gerekenden daha fazla ACTILYSE kullanırsanız
ACTILYSE 'den kullanmanız gerekenden fazlasını kullanmışsanız, bir doktor veya eczacı ile konuşunuz.
Böyle bir durumda pıhtılaşma faktörlerinde klinik açıdan önemli bir azalma ortaya çıkabilir. Çoğu durumda, ACTILYSE tedavisi durdurulduktan sonra bunların doğal olarak yenilenmesini beklemek yeterlidir. Eğer, yine de şiddetli kanama görülecek olursa, taze donmuş plazma ya da
taze kan nakli önerilir ve gerekirse sentetik antifibrinolitikler verilebilir.
ACTILYSE'i kullanmayı unuttuysanız
Bu ilacı size doktorunuz uygulayacaktır. Bu nedenle kullanımının unutulması olası değildir.
ACTILYSE ile tedavi sonlandırıldığında oluşabilecek etkiler
4.Olası yan etkiler nelerdir ?
Tüm ilaçlar gibi ACTILYSE’in içeriğinde bulunan maddelere duyarlı olan kişilerde yan etkiler olabilir.
ACTILYSE kullanımına en sık eşlik eden istenmeyen olay kanamadır. Kanama herhangi bir bölgede, vücut boşluğunda veya hasar görmüş kan damarlarında ortaya çıkabilir ve yaşamı tehdit edici durumlar, kalıcı maluliyet veya ölüm ile sonuçlanabilir.
Pıhtı çözücü tedaviye eşlik eden kanama tipleri, iki geniş kategoriye ayrılabilir:
- Normal olarak enjeksiyon yerlerinde ya da hasar görmüş kan damarlarında ortaya çıkan yüzeyel kanamalar,
- Herhangi bir bölgede ya da vücut boşluğunda iç kanamalar.
Beyin kanamasına, uyuklama, konuşamama, vücudun yarısında his kaybı, havale gibi sinir sistemine ilişkin (nörolojik) belirtiler eşlik edebilir.
Klinik araştırmalarda gözlenmeyen göçmen yağ parçacıklarına ilişkin sıklık sınıflaması, kendiliğinden bildirimlere dayanarak yapılmıştır.
İnme hastalığında daha fazla rastlanan yan etki olarak kafa içi kanaması, ve kalp krizinde kalp ritmi bozukluklarının dışında, ACTILYSE'in her üç kullanım yerindeki yan etkiler benzer özellik taşımaktadır.
Kullanıldığı duruma göre görülebilecek yan etkiler:
Verilen yan etkiler şu sıklık derecelerine göre sınıflanmıştır:
Çok yaygın: 10 kişide 1'den fazla
Yaygın: 10 kişide 1'den az, 100 kişide 1'den fazla
Yaygın olmayan: 100 kişide 1'den az, 1,000 kişide 1'den fazla
Seyrek: 1,000 kişide 1'den az, 10,000 kişide 1'den fazla
Çok seyrek: 10,000 kişide 1'den az
Bilinmiyor: Eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor.
Kalp krizi, göçmen akciğer pıhtısı ve ani damar tıkanıklığı sonucu gelişen inme
durumlarında görülen yan etkiler:
Bağışıklık sistemi hastalıkları
Seyrek: Karın içinde periton (karın zarı) ardına kanama
Bulantı ve kusma aynı zamanda, kalp krizinin belirtileri olarak da ortaya çıkabilir.
Deri ve derialtı dokusu hastalıkları
Yaygın: Morarma/çürümeler
Böbrek ve idrar yolu hastalıkları
Yaygın: İdrar yollarında ve cinsel organlarda kanama
Genel bozukluklar ve uygulama yerine ilişkin hastalıklar
Çok yaygın: Enjeksiyon yerlerinde ve delik açılan damarlarda (kateter, ponksiyon bölgesi) kanama
Araştırmalar
Seyrek: Sinir sistemi hastalıkları
Yaygın: Çeşitli klinik formlarda kafa içi kanamaları.
Damar hastalıkları
Yaygın olmayan: Göçmen pıhtı oluşumu.
Solunum ve göğüs hastalıkları
Bilinmiyor: Yeniden göçmen pıhtı oluşumu, akciğeri saran zar içinde sıvı birikimi ya da ödem
Kalp krizi durumunda görülen ek yan etkiler
Kalp hastalıkları
Çok yaygın: ACTILYSE kullanımıyla zamansal olarak yakından ilişkili, çok çeşitli klinik tablolar halinde ortaya çıkabilen kalp ritmi bozuklukları. Bunlar kalbin durmasına yol açabilir, yaşamı tehdit edici olabilir ve bilinen ritim düzenleyici tedavi yöntemlerinin kullanılmasını gerektirebilir.
Ani damar tıkanıklığı sonucu gelişen inme durumunda görülen ek yan etkiler:
Sinir sistemi hastalıkları
Çok yaygın: Çeşitli klinik formlarda kafa içi kanamaları. Belirti veren beyin kanaması, en önemli istenmeyen olayı oluşturmaktadır (hastaların %10'una varan bir kısmında). Ancak bu durum, bütünsel hastalık ve ölüm olaylarında artış oluşturmamıştır.
Yan etkilerin raporlanması
2.ACTILYSE kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler
ACTILYSE'i aşağıdaki durumlarda KULLANMAYINIZ
• Tedaviye başlama zamanının gecikmesi,
• Beyin damarlarında küçük baloncukları olan hastalar,
• Önceden aspirin ile tedavi edilen hastalarda kafa içi kanaması riski daha yüksektir. Riskin yüksek olduğu dikkate alınarak, 0.9 mg alteplaz/kg dozundan fazlası (en fazla 90 mg) verilmemelidir.
Tedavi, belirtilerin ortaya çıkmasından itibaren 4.5 saatten daha geç başlatılmamalıdır, çünkü bu durumda yarar/risk oranı, aşağıdaki sebeplere nedeniyle elverişsizdir:
- Tedavinin olumlu etkileri zaman içerisinde azalmaktadır.
- Özellikle önceden aspirin almakta olan hastalarda olmak üzere, ölüm oranı yükselir.
- Belirtileri görünür durumda olan, ağır kanama riski artar.
İlaç uygulanırken ve uygulamadan sonraki 24 saat boyunca kan basıncı (KB) izlenmelidir; eğer büyük KB 180 mm Hg'dan yüksek ya da küçük KB 105 mm Hg'dan yüksek ise, yüksek tansiyon tedavisi önerilir.
Önceden inme geçirmiş hastalarda, veya kontrol altına alınamayan diyabeti olanlarda, tedavinin yararı azalır; ancak bu hastalarda yarar/risk oranı halen daha olumludur.
İnmesi çok hafif olan hastalarda tedavinin riskleri, beklenen yarara karşı ağır basarlar. İnmenin çok şiddetli olduğu hastalarda ise kafa içi kanaması ve ölüm riski daha yüksektir. Bu iki hasta grubu, ACTILYSE ile tedavi edilmemelidir.
Enfarktüsleri geniş olan hastalarda, kötü sonuç alınma riski daha büyüktür (şiddetli kanama ve ölüm); yarar/risk oranı ayrıntılı olarak ele alınmalıdır.
İnme hastalarında olumlu sonuç alınma olasılığı, ileri yaş, inme şiddeti ve başvuru zamanında kan glukoz düzeylerinin yüksek oluşuyla birlikte azalır; ancak ağır maluliyet ve ölüm, veya kafa içi kanaması olasılığı, tedaviden bağımsız olarak artar. Seksen yaşın üzerindeki hastalar, inmenin şiddetli olduğu hastalar (klinik ve/veya uygun görüntüleme teknikleriyle değerlendirildiği şekilde), ve başlangıçta kan glukoz düzeyleri 50 mg/dL'den düşük ya da 400 mg/dL'den yüksek olan hastalar, ACTILYSE ile tedavi edilmemelidir.
Kansız bölgede kan dolaşımının yeniden başlatılması, o bölgede beyin ödemi gelişmesine yol açabilir. Kanama riskindeki artış nedeniyle, alteplaz tedavisini izleyen ilk 24 saat içerisinde trombosit agregasyon inhibitörleriyle tedaviye başlanmamalıdır.
ACTILYSE'in çocuklarda kullanımı konusundaki deneyimler henüz sınırlıdır.
Bu uyarılar, geçmişteki herhangi bir dönemde dahi olsa, sizin için geçerliyse lütfen doktorunuza danışınız.
ACTILYSE'in yiyecek ve içecek ile kullanılması
ACTILYSE'in yiyecek ve içecek ile kullanılması
Hamilelik
ilacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
Hamilelik
Tedaviniz sırasında hamile olduğunuzu fark ederseniz, hemen doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
Emzirme
ilacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
ACTILYSE'in emzirme sırasında kullanımı konusundaki deneyimler son derece kısıtlıdır. Alteplazın süte geçip geçmediği bilinmemektedir. Doktorunuz sağlanacak yararı, oluşabilecek potansiyel risk karşısında dikkatle değerlendirecek ve ACTILYSE uygulayıp uygulamayacağına karar verecektir.
Diğer ilaçlar ile birlikte kullanımı
Pıhtılaşmayı etkileyen ilaçlar, ACTILYSE tedavisinden önce, tedavi sırasında ve tedaviden sonra kanama riskini artırabilirler.
ACE inhibitörleriyle (bir tür yüksek tansiyon ilacı grubu) eşzamanlı tedavi, anaflaktoid reaksiyon (allerjik reaksiyon, kan basıncında düşme, solunum güçlüğü vb. gibi belirtiler) gelişmesi riskini artırabilir.
5.ACTILYSE'in saklanması
Sulandırılarak hazırlanmış çözelti buzdolabında 24 saate kadar; 25 °C'yi aşmayan oda sıcaklığında ise 8 saate kadar saklanabilir.
Mikrop üremesi olasılığına karşı ürün, sulandırılarak hazırlandıktan hemen sonra kullanılmalıdır. Eğer hemen uygulanmaz ise, kullanım-sırası saklama süreleri ve kullanımdan önceki koşullar, kullanıcının sorumluluğundadır ve bu süre normal olarak, 2 - 8 °C'de 24 saatten daha uzun olmamalıdır.
KISA URUN BILGISI
1. BEŞERI TIBBI URUNUN ADI
ACTILYSE® 10 mg flakon
2. KALITATIF VE KANTİTATIF BILEŞIM
Etkin madde:
Her flakon,
10.00 mg rekombinant insan doku tipi plazminojen aktivatörü (rt-PA) = Alteplaz (INN) içerir. Sulandırılarak hazırlanan çözelti, mL başına 1 mg alteplaz içerir.
Yardımcı maddeler:
Yardımcı maddeler için, Bölüm 6.1'e bakınız.
Üretim prosesinden gelen, eser miktarda gentamisin kalıntısı içerir.
3. FARMASÖTIK FORM
Enjeksiyon ve infüzyonluk solüsyon için toz ve çözücü.
Flakon içerisindeki toz, renksiz ile soluk sarı renkte liyofilize kek formundadır.
Liyofilize ürün içeren flakon; enjeksiyonluk suyla (Ph. Eur) kullanıma hazırlanmalıdır (i.v. kullanım içindir).
Sulandırılarak hazırlanan preparat şeffaftır ve renksiz ile soluk sarı arasındadır.
4. KLINIK ÖZELLIKLER
4.1 Terapötik endikasyonlar
1. Akut miyokard enfarktüsünün trombolitik tedavisi:
- Tedaviye semptomların başlangıcını izleyen 6 saat içerisinde başlanabilen hastalarda: 90 dakikalık (hızlandırılmış) doz rejimi (bkz., Pozoloji ve uygulama şekli bölümü).
- Tedaviye semptomların başlangıcından sonraki 6-12 saatte başlanabilen hastalarda: 3 saatlik doz rejimi (bkz., Pozoloji ve uygulama şekli bölümü).
2. Hemodinamik instabilite ile birlikte olan akut masif akciğer embolisinin trombolitik tedavisi:
Teşhis mümkün olduğunca, pulmoner anjiyografi gibi objektif yöntemler ya da bilgisayarlı tomografi ve akciğer taraması gibi non-invazif yöntemler ile doğrulanmalıdır.
Akciğer embolisine ilişkin mortalite ve geç dönemli morbidite üzerinde klinik çalışma bulunmamaktadır.
3. Akut iskemik inmenin trombolitik tedavisi:
Alteplaz, disabilite insidansını azaltmak ve nörolojik iyileşmeyi artırmak için erişkinlerde akut iskemik inme tedavisinde endikedir.
Tedavi yalnızca, inme semptomlarının ortaya çıkmasından sonraki 4.5 saat içerisinde ve intrakraniyel hemorajinin uygun görüntüleme yöntemleriyle (örn. bilgisayarlı beyin tomografisi ya da hemoraji varlığına duyarlı başka bir diyagnostik görüntüleme yöntemiyle) dışlanmasından sonra başlatılmalıdır. Tedavinin etkisi zamana bağlıdır; bu nedenle daha erken uygulanan bir tedavi olumlu sonuç alma olasılığını arttırır.
4.2 Pozoloji ve uygulama şekli
Pozoloji, uygulama sıklığı ve süresi:
Erişkinler:
ACTILYSE® semptomların başlangıcından sonra mümkün olan en kısa zamanda verilmelidir.
1. Miyokard enfarktüsü:
a) Tedaviye semptomların başlangıcını izleyen 6 saat içerisinde başlanabilen miyokard enfarktüsü hastalarında, 90 dakikalık (hızlandırılmış) doz rejimi:
- İntravenöz bolus olarak 15 mg,
- İlk 30 dakika içerisinde infüzyon şeklinde 50 mg,
- Bunu izleyen 60 dakika içerisinde 35 mg, maksimal doz olan 100 mg'a ulaşılıncaya kadar.
Vücut ağırlığı 65 kg'ın altında olan hastalarda total doz, vücut ağırlığına göre ayarlanmalıdır:
- İntravenöz bolus olarak 15 mg,
- ve 30 dakika içerisinde infüzyon şeklinde 0.75 mg/kg vücut ağırlığı (en çok 50 mg),
- Bunu izleyen 60 dakika içerisinde infüzyon şeklinde 0.5 mg/kg (en çok 35 mg).
b) Tedaviye semptomların başlangıcını izleyen 6-12 saatte başlanabilen miyokard enfarktüsü hastalarında, 3 saatlik doz rejimi:
- İntravenöz bolus olarak 10 mg,
- İlk saat içerisinde intravenöz infüzyon şeklinde 50 mg,
- Daha sonra her 30 dakikada 10 mg intravenöz infüzyon gidecek şekilde; 3 saat içinde maksimal doz olan 100 mg'a ulaşılıncaya kadar.
Vücut ağırlığı 65 kg'ın altında olan hastalarda toplam doz, 1.5 mg/kg'ı geçmemelidir.
Akut miyokard enfarktüsünde kabul edilen maksimal doz, 100 mg alteplaz'dır.
Yardımcı tedavi:
ST yükselmeli miyokard enfarktüsü olan hastaların tedavisine yönelik güncel uluslararası kurallar doğrultusunda, yardımcı antitrombotik tedavi uygulaması önerilmektedir.
2. Akciğer embolisi:
Toplam doz olan 100 mg, 2 saat içerisinde uygulanmalıdır. En fazla deneyim aşağıdaki doz rejimi ile elde edilmiştir:
- 1-2 dakikalık intravenöz bolus şeklinde 10 mg,
- 2 saat içinde intravenöz infüzyon şeklinde 90 mg.
Total doz, vücut ağırlığı 65 kg'ın altında olan hastalarda 1.5 mg/kg'ı aşmamalıdır.
Yardımcı tedavi:
ACTILYSE® tedavisinden sonra, aPTT değerleri normal üst sınırın 2 katından daha aşağıya indiğinde, heparin tedavisine başlanmalıdır (ya da bu tedavi yeniden başlatılmalıdır). Heparin infüzyonu, aPTT değeri 50 - 70 saniye (referans değerin 1.5 - 2.5 katı) arasında olacak şekilde ayarlanmalıdır.
3. Akut iskemik inme:
Önerilen doz, total dozun %10'u başlangıçta intravenöz bolus şeklinde uygulanmak üzere, 60 dakika boyunca infüze edilen 0.9 mg/kg'dır (en fazla 90 mg).
Tedavi semptomların ortaya çıkmasından sonraki 4.5 saat içerisinde, mümkün olduğunca çabuk başlatılmalıdır. Tedavinin etkisi zamana bağlıdır; bu nedenle daha erken uygulanan bir tedavi olumlu sonuç alma olasılığını arttırır.
Yardımcı tedavi:
Bu rejim ile birlikte, semptomlar ortaya çıktıktan sonraki ilk 24 saat içerisinde eşzamanlı heparin ve aspirin uygulamasının güvenlilik ve etkinliği yeterince araştırılmamıştır. Bu nedenle, ACTILYSE® tedavisinden sonraki ilk 24 saat içerisinde asetilsalisilik asit ya da intravenöz heparin uygulamasından kaçınılmalıdır. Eğer başka endikasyonlar nedeniyle heparin gerekiyorsa (örn. derin ven trombozunun önlenmesi), doz subkütan yoldan uygulanan günlük 10.000 Uluslararası Ünite'yi aşmamalıdır.
Uygulama şekli:
Hazırlama ve uygulama talimatları için, Bölüm 6.6'ya bakınız.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Böbrek yetmezliği:
Özel veri bulunmamaktadır.
Karaciğer yetmezliği:
ACTILYSE®, şiddetli karaciğer fonksiyon bozukluğu durumlarında kullanılmamalıdır (bkz. 4.3 Kontrendikasyonl ar).
Pediyatrik popülasyon:
ACTILYSE 'in çocuklardaki kullanımı konusundaki deneyimler henüz sınırlıdır, bu nedenle 18 yaşın altındaki çocuk ve ergenlerde kullanılmamalıdır (bkz. 4.3 Kontrendikasyonlar ve 4.4 Özel kullanım uyarıları ve önlemleri).
Geriyatrikopülasyon:
ACTILYSE , yaşlı hastalarda, olgu bazında dikkatle irdelenerek kullanılmalıdır (bkz. 4.4 Özel kullanım uyarıları ve önlemleri). ACTILYSE®, 80 yaşın üzerindeki erişkinlerde akut inmenin tedavisi için endike değildir.
4.3 Kontrendikasyonlar
ACTILYSE® genel olarak bütün endikasyonları için, etkin madde alteplaz, gentamisin (üretim prosesinden gelen bir eser kalıntı) ya da yardımcı maddelerden herhangi birine karşı aşırıduyarlık gösteren hastalara uygulanmamalıdır.
Bütün trombolitik ajanlar gibi, ve genel olarak bütün endikasyonlar için ACTILYSE®, aşağıdakiler gibi kanama riski yüksek olan olgularda kullanılmamalıdır:
- Halen var olan veya son 6 ay içerisinde geçirilmiş önemli kanama bozukluğu, var olduğu bilinen hemorajik diyatez.
- Halen var olan ya da yakınlarda geçirilmiş şiddetli veya tehlikeli kanama.
- Oral antikoagülan, örn. varfarin sodyum almakta olan hastalar (INR >1.3).
- Herhangi bir santral sinir sistemi harabiyeti öyküsü (örn., neoplazma, anevrizma, intrakraniyel veya omurilik ameliyatı gibi).
- Sub-araknoidal kanama dahil, intrakraniyel kanama öyküsü, belirtisi ya da kuşkusu.
- Kontrol altında olmayan, şiddetli arteriyel hipertansiyon.
- Son 10 gün içerisinde geçirilmiş büyük bir ameliyat ya da önemli bir travma (halen geçirilmekte olan akut miyokard enfarktüsüyle ilişkili herhangi bir travma da dahil), yakınlarda geçirilmiş bir baş ya da kranyum travması.
- Son 10 gün içerisinde geçirilmiş uzun süreli (>2 dakika) ya da travmatik kardiyopulmoner resussitasyon, obstetrik doğum; üzerine kompres uygulanamayan bir kan damarına yakınlarda girilmiş olması (örn. vena subklavia ya da vena jugularis ponksiyonu).
- Karaciğer yetmezliği, siroz, portal hipertansiyon (özofagus varisleri) ve aktif hepatit gibi şiddetli karaciğer fonksiyon bozukluğu.
- Bakteriyel endokardit, perikardit.
- Akut pankreatit.
- Son 3 ay içerisinde, belgelendirilmiş ülseratif gastrointestinal hastalık.
- Arteriyel anevrizmalar, arteriyovenöz malformasyonlar.
- Kanama riski yüksek olan neoplazmalar.
Akut miyokard enfarktüsü ve akut pulmoner embolizm endikasyonlarında, ek olarak aşağıdaki
kontrendikasyonlar da geçerlidir:
- Herhangi bir zaman geçirilmiş hemorajik inme ya da nedeni bilinmeyen inme,
- Son 4.5 saat içerisinde ortaya çıkan şimdiki akut iskemik inme dışında, önceki 6 ay içerisinde geçirilmiş iskemik inme ya da geçici iskemik atak (GİA).
Akut iskemik inme endikasyonu için, ek olarak aşağıdaki kontrendikasyonlar da geçerlidir:
- İskemik atak semptomlarının infüzyonun başlatılmasından 4.5 saatten daha uzun süre önce ortaya çıkması ya da semptomların ortaya çıkış zamanının bilinmediği durumlar.
- İnfüzyonun başlatılmasından önce, akut iskemik inme semptomlarının hızlı bir iyileşme göstermesi ya da sadece minör semptomların varlığı.
- Klinik olarak (örn. Ulusal Sağlık Enstitüsü İnme Skoru (NIHSS) >25) ya da uygun görüntüleme teknikleriyle değerlendirildiği şekliyle şiddetli inme.
- İnme başlangıcında aynı zamanda atakların varlığı.
- Son üç ay içerisinde inme ya da ağır kafa travması öyküsü.
- Diyabet hastası iken aynı zamanda inme geçirilmiş olması.
- İnme başlangıcından önceki 48 saat içerisinde heparin uygulaması ve aktive parsiyel tromboplastin zamanının (aPTT) normal laboratuar değerinin üst sınırından yüksek olması.
- 100,000/mm3'ten daha düşük trombosit sayımları.
- Sistolik kan basıncının >185, veya diyastolik kan basıncının >110 mm Hg olması ya da kan basıncını bu limitlere düşürmek için agresif tedavi (i.v. ilaçlar) gerekliliği.
- Kan glukozunun <50 ya da >400 mg/dL olması.
ACTILYSE®, 18 yaşın altındaki çocuk ve ergenlerde veya 80 yaşın üzerindeki erişkinlerde akut
inmenin tedavisi için endike değildir.
4.4 Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
Akut miyokard enfarktüsü, akut pulmoner embolizm ve akut iskemik inme tedavisi için aşağıdaki özel uyarılar ve önlemler geçerlidir:
ACTILYSE®, trombolitik tedavi konusunda deneyimli ve bu türlü bir uygulamayı izleyebilecek imkanları olan doktorlar tarafından kullanılmalıdır. Diğer trombolitiklerde de olduğu gibi, ACTILYSE® kullanımında, standart resussitasyon gereçleri ve ilaçları her türlü koşulda hazır bulundurulmalıdır.
Kanama
ACTILYSE® tedavisi sırasında en sık karşılaşılan komplikasyon, kanamadır. Heparin ile eşzamanlı antikoagülasyon, kanamaya katkıda bulunabilir. ACTILYSE® tedavisi esnasında fibrin parçalandığı için, yeni yapılmış ponksiyon bölgelerinde kanamalar ortaya çıkabilir. Trombolitik tedavi boyunca bu nedenle, muhtemel bütün kanama bölgelerinin dikkatle izlenmesi gereklidir (kateter yerleştirilmesi, arteriyel ve venöz "cut-down" ve iğne ponksiyonu sonrası dahil). ACTILYSE® tedavisi sırasında, rijid kateterlerin kullanılması, intramusküler enjeksiyonlar ve hastanın gereksiz yere hareket ettirilmesinden sakınılmalıdır.
Ağır kanama ortaya çıktığında, özellikle de serebral hemoraji durumunda, fibrinolitik tedavi derhal durdurulmalı ve eşzamanlı heparin uygulamasına da son verilmelidir. Kanama başlangıcından önceki 4 saat içerisinde heparin uygulanmış ise, protamin verilmesi düşünülmelidir. Bu konservatif önlemlere yanıt vermeyen az sayıdaki hastada, transfüzyon ürünlerinin dikkatle irdelenerek kullanılması endike olabilir. Kriyopresipitat, taze donmuş plazma ve trombosit transfüzyonları gündeme getirilmeli ve her uygulama sonrasında klinik ve laboratuar değerlendirmeleri yinelenmelidir. Kriyopresipitat infüzyonunda arzu edilen hedef fibrinojen düzeyi 1 g/L'dir. Aynı zamanda antifibrinolitik ajanların kullanılması da gündeme getirilmelidir.
Akut miyokard enfarktüsünde ve pulmoner embolizmde 100 mg ACTILYSE®'i aşan dozlar, ve akut iskemik inmede 90 mg'ı aşan dozlar verilmemelidir, çünkü bu dozlar, intrakraniyel kanama olgularında artış ile ilişkili bulunmuştur.
Aşırı duyarlılık
Tedaviden sonra, rekombinant insan doku-tipi plazminojen aktivatör molekülüne karşı kalıcı bir antikor oluşumu gözlenmemiştir. ACTILYSE 'in tekrar kullanılması konusunda sistematik bir deneyim bulunmamaktadır. ACTILYSE® uygulamasıyla ilişkili anaflaktoid reaksiyonlar enderdir ve etkin madde alteplaz, gentamisin (üretim prosesinden gelen eser bir kalıntı) ya da yardımcı maddelerden herhangi birisine karşı aşırı duyarlılık nedeniyle ortaya çıkabilir. ACTILYSE® tozun bulunduğu cam flakonun tıpası, allerjik reaksiyonlara neden olabilen doğal kauçuk (bir lateks türevi) içermektedir.
Eğer bir anaflaktoid reaksiyon ortaya çıkarsa, infüzyon durdurulmalı ve uygun tedaviye başlanmalıdır.
Özellikle eşzamanlı olarak ACE-inhibitörleri almakta olan hastaların izlenmesi önerilir (İstenmeyen etkiler bölümüne bakınız).
Bütün trombolitiklerde olduğu gibi, aşağıdaki tablolar karşısında, beklenen terapötik yararın olası kanama riskleriyle tartılabilmesi için, ACTILYSE® tedavisi dikkatle değerlendirilmelidir:
• Yakınlarda yapılmış intramusküler enjeksiyon ya da biyopsi, büyük damarlara ponksiyon, resussitasyon amacıyla kalp masajı gibi, yakınlarda geçirilmiş küçük travmalar.
• Kontrendikasyonlar bölümünde bahsedilmemiş olan, kanama riskinin yükseldiği durumlar.
Akut miyokard enfarktüsü ve akut pulmoner embolizm tedavisinde ek olarak, aşağıdaki özel uyarılar ve önlemler de geçerlidir:
• Sistolik kan basıncı >160 mm Hg.
• İleri yaş, intraserebral kanama riskini artırabilir. Yaşlı hastalarda aynı zamanda terapötik yarar da arttığından, risk-yarar değerlendirmesi dikkatle yapılmalıdır.
Akut miyokard enfarktüsü tedavisinde ek olarak, aşağıdaki özel uyarılar ve önlemler de geçerlidir:
Aritmiler
Koroner tromboliz, reperfüzyon ile ilişkili aritmiyle sonuçlanabilir.
Reperfüzyon aritmileri kardiyak arreste yol açabilir, yaşamı tehdit edici olabilir ve klasik antiaritmik tedavilerin uygulanmasını gerektirebilir.
Gliko-Protein IIb/IIIa antagonistleri
GPIIb/IIIa antagonistlerinin birlikte kullanılması kanama riskini artırır.
Tromboembolizm
Trombolitiklerin kullanımı, sol kalpte trombüsü olan, örn., mitral stenoz ya da atriyal fibrilasyonlu hastalarda trombotik olay riskini artırabilir.
Akut inme tedavisinde ek olarak, aşağıdaki özel uyarılar ve önlemler de geçerlidir:
Tedavi sadece, nörolojik tedavi ve bakım konusunda eğitim almış, deneyimli bir hekim tarafından gerçekleştirilmelidir.
Diğer endikasyonlara kıyasla, ACTILYSE® ile tedavi edilen akut iskemik inmeli hastalarda intrakraniyel kanama riski belirgin olarak yüksektir, çünkü kanama çok büyük bir oranda enfarktüs bölgesinde ortaya çıkar. Bu durum özellikle aşağıdaki gibi olgular için geçerlidir:
• Kontrendikasyonlar bölümünde listelenen bütün tablolar ve genel olarak, yüksek kanama riski taşıyan bütün tablolar,
• Serebral damarlarda küçük asemptomatik anevrizmalar,
• Tedaviye başlama zamanının gecikmesi,
• Önceden asetilsalisilik asit (ASA) ile tedavi edilen hastalarda, özellikle de ACTILYSE® tedavisi geciktiğinde, intraserebral kanama riski daha yüksektir. Serebral kanama riskinin yüksek olduğu dikkate alınarak, 0.9 mg alteplaz/kg vücut ağırlığı dozundan (maks. 90 mg) daha fazlası uygulanmamalıdır.
Tedavi, semptomların ortaya çıkmasından itibaren 4.5 saatten daha geç başlatılmamalıdır, çünkü bu durumda yarar/risk oranı, esas olarak aşağıda verilen sebeplere bağlı olarak elverişsizdir:
- Tedavinin pozitif etkileri zaman içerisinde azalmaktadır.
- Özellikle önceden ASA tedavisi almakta olan hastalarda olmak üzere, mortalite oranı yükselir.
- Semptomatik kanama riski artmıştır.
Tedavi uygulanırken ve tedaviden sonraki 24 saate kadar kan basıncının (KB) izlenmesi gereklidir; eğer sistolik KB >180 mm Hg ya da diyastolik KB >105 mm Hg ise i.v. antihipertansif tedavi önerilir.
Önceden inme geçirmiş hastalarda, veya kontrol altına alınamayan diyabeti olanlarda, terapötik yarar azalır. Bu hastalarda yarar/risk oranının, halen daha pozitif olmakla birlikte, daha az elverişli nitelikte olduğu kabul edilmektedir.
İnmesi çok hafif olan hastalarda riskler, beklenen yarara karşı ağır basarlar ve bu hastalar ACTILYSE® ile tedavi edilmemelidir.
İnmenin çok şiddetli olduğu hastalar, daha yüksek bir intraserebral kanama ve ölüm riski taşırlar ve ACTILYSE® ile tedavi edilmemelidir.
Enfarktüslerin yoğun olduğu hastalarda, şiddetli kanama ve ölüm de dahil olmak üzere, kötü sonuç alınma riski daha büyüktür. Bu gibi hastalarda yarar/risk oranı ayrıntılı olarak ele alınmalıdır.
İnme hastalarında olumlu bir sonuç alınması olasılığı, ilerleyen yaş, inme şiddetinde artış ve başvuru zamanında kan glukoz düzeylerinin yüksek oluşuyla birlikte azalır; öte yandan şiddetli maluliyet ve ölüm ya da ilişkili bir intrakraniyel kanama olasılığı, tedaviden bağımsız olarak artar. Seksen yaşın üzerindeki hastalar, inmenin şiddetli olduğu hastalar (klinik ve/veya uygun görüntüleme teknikleriyle değerlendirildiği şekilde) ve başlangıçta kan glukoz düzeyleri <50 mg/dL ya da >400 mg/dL olan hastalar, ACTILYSE® ile tedavi edilmemelidir.
İskemik alanın reperfüzyonu, enfarktüslü bölgede serebral ödem gelişmesini indükleyebilir. Kanama riskindeki artış nedeniyle, alteplaz ile trombolizi izleyen ilk 24 saat içerisinde trombosit agregasyon inhibitörleriyle tedaviye başlanmamalıdır.
ACTILYSE®'in çocuklarda kullanımı konusundaki deneyimler henüz sınırlıdır.
4.5 Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
Akut miyokard enfarktüsünde hastalara sıklıkla uygulanan ilaçlar ile ACTILYSE® arasında sistematik bir etkileşim çalışması yürütülmemiştir.
Pıhtılaşmayı etkileyen veya trombosit fonksiyonlarını bozan ilaçlar, ACTILYSE® tedavisinden önce, tedavi sırasında ve tedaviden sonra kanama riskini artırabilirler.
ACE inhibitörleriyle eşzamanlı tedavi, anaflaktoid reaksiyon gelişmesi riskini artırabilir. Bu türlü reaksiyonların tanımlandığı olgularda, hastaların göreceli olarak daha büyük bir bölümü eşzamanlı ACE inhibitörü almaktaydı.
GPIIb/IIIa antagonistlerinin birlikte kullanılması kanama riskini artırır.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Özel veri bulunmamaktadır.
Pediyatrik popülasyon:
Özel veri bulunmamaktadır.
4.6 Gebelik ve laktasyon
Genel tavsiye:
Gebelik kategorisi C'dir.
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon):
Alteplazın gebe kadınlarda kullanımına ilişkin yeterli veri mevcut değildir.
Gebelik dönemi:
ACTILYSE® 'in gebelik sırasında kullanımı konusundaki deneyimler son derece kısıtlıdır. Yaşamı tehdit edici akut hastalık durumlarında sağlanacak yarar, oluşabilecek potansiyel risk karşısında değerlendirilmelidir.
Laktasyon dönemi:
Alteplaz'ın süte geçip geçmediği bilinmemektedir. ACTILYSE®'in laktasyon sırasında kullanımı konusundaki deneyimler son derece kısıtlıdır. Yaşamı tehdit edici akut hastalık durumlarında sağlanacak yarar, oluşabilecek potansiyel risk karşısında değerlendirilmelidir.
Üreme yeteneği/Fertilite:
Sıçanlarda 10 mg/kg/gün'e kadar olan dozlarda, peri-postnatal gelişim ya da fertilite parametreleri üzerinde hiç etki gözlenmemiştir (Bkz. Bölüm 5.3).
4.7 Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
Geçerli değildir.
4.8 İstenmeyen etkiler
Miyokard enfarktüsü, akut pulmoner embolizm ve akut iskemik inme endikasyonları:
ACTILYSE® kullanımına en sık eşlik eden istenmeyen reaksiyon, hematokrit ve/veya hemoglobin değerlerinin düşmesiyle sonuçlanan kanamadır (>1:100, <1:10 : majör kanamalar; >1:10 : herhangi bir kanama). Herhangi bir bölgede ya da vücut boşluğunda hemoraji ortaya çıkabilir ve yaşamı tehdit edici durumlar, kalıcı maluliyet veya ölüm ile sonuçlanabilir.
Trombolitik tedaviye eşlik eden kanama tipleri, iki geniş kategoriye ayrılabilir:
- Olağan durumda ponksiyon yerlerinde ya da hasar görmüş kan damarlarında ortaya çıkan yüzeyel kanamalar,
- Herhangi bir bölgede ya da vücut boşluğunda iç kanamalar.
İntrakranyal hemorajiye, somnolans, afazi, hemiparezi, konvülsiyon gibi nörolojik semptomlar eşlik edebilir.
Klinik araştırma popülasyonunda gözlenmeyen yağ embolizmi sınıflaması, spontan bildirimlere dayanarak yapılmıştır.
Pulmoner embolizm ve inme endikasyonlarında klinik araştırmalar kapsamında tedavi edilen (0
- 4.5 saatlik zaman aralığında) hasta sayısı, yukarıda sözü edilen miyokard enfarktüsü araştırmasındaki sayıya kıyasla çok küçüktür. Bu nedenle, miyokard enfarktüsündeki sayıya kıyasla gözlenen küçük sayısal farklılıklar, muhtemelen örnek boyutunun küçük oluşuna bağlanabilir. İnme endikasyonunda yan etki olarak intrakraniyel kanama ve yanı sıra miyokard enfarktüsü endikasyonunda reperfüzyon aritmilerinin dışında, ACTILYSE®'in pulmoner embolizm ve akut iskemik inme endikasyonlarındaki kalitatif ve kantitatif yan etki profilinin, miyokard enfarktüsü endikasyonundaki profilden farklı olduğunu varsaydırabilecek hiçbir tıbbi neden bulunmamaktadır.
Aşağıda verilen yan etkilerin MedDRA konvansiyonuna göre yaygınlık dereceleri şu şekildedir: Çok yaygın (>1/10); yaygın (>1/100 ilâ <1/10); yaygın olmayan (>1/1,000 ilâ <1/100); seyrek (>1/10,000 ilâ <1/1,000); çok seyrek (<1/10,000); bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).
Bağışıklık sistemi hastalıkları
Yaygın olmayan: Anaflaktoid reaksiyonlar; bunlar sıklıkla hafiftir, ancak izole olgularda
yaşamı tehdit edici olabilir. Bu reaksiyonlar,
- Döküntü
- Ürtiker
- Bronkospazm
- Anjiyoödem
- Hipotansiyon
- Şok ya da aşırıduyarlık ile ilişkili başka herhangi bir semptom olarak belirebilir.
Eğer bunlar ortaya çıkarsa, konvansiyonel anti-alerjik tedavi başlatılmalıdır. Bu gibi olgularda, hastaların göreceli olarak büyük bir oranı, eşzamanlı olarak Anjiyotensin Dönüştürücü Enzim (ADE) inhibitörleri almaktaydı. ACTILYSE®'e karşı kesin bir anaflaktik reaksiyon (IgE'nin aracılık ettiği) bilinmemektedir. Ender olgularda, ACTILYSE®'e karşı düşük titrelerde geçici antikor oluşumu gözlenmiştir; ancak bu bulgunun klinikteki önemi belirlenememiştir.
Göz hastalıkları
Seyrek: Gözde kanama
Kardiyak hastalıklar
Seyrek: Perikardiyal hemoraji
Vasküler hastalıklar
Çok yaygın: Hemoraji (hematom gibi)
Seyrek: Embolizm; bu embolizm, ilişkili organlara göre sonuçlar ortaya çıkarabilir
Parenkimatöz organlarda kanama (hepatik hemoraji, pulmoner hemoraji gibi)
Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıklar
Yaygın: Solunum yolunda kanama (farenjiyal hemoraji, hemoptizi, epistaksis gibi)
Bilinmiyor: Reembolizm, plöral efüzyon, plöral ödem
Gastrointestinal hastalıklar
Yaygın: Gastrointestinal kanama (gastrik kanama, gastrik ülser kanaması, rektumda
kanama, hematemez, melena, ağızda kanama gibi), gingiva kanaması, bulantı, kusma, retroperitoneal kanama (retroperitoneal hematom gibi)
Bulantı ve kusma aynı zamanda, miyokard enfarktüsünün semptomları olarak da ortaya çıkabilir.
Deri ve derialtı dokusu hastalıkları
Yaygın: Ekimoz
Böbrek ve idrar hastalıkları
Yaygın: Ürogenital kanama (hematüri, ürogenital kanal içerisine kanama gibi)
Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar
Çok yaygın: Enjeksiyon bölgesinde kanama ve ponksiyon bölgesinde kanama (kateter
bölgesinde hematom, kateter bölgesinde hemoraji gibi)
Araştırmalar
Çok yaygın: Kan basıncında düşme
Yaygın: Vücut ısısında yükselme
Yaralanma ve zehirlenme
Seyrek: Yağ embolisi; bu emboli, tutulan organlara ilişkin sonuçlara yol açabilir
Cerrahi ve tıbbi prosedürler
Yaygın: Transfüzyon
Miyokard enfarktüsü ve pulmoner embolizm endikasyonları:
Sinir sistemi hastalıkları
Yaygın: İntrakranyal kanama (serebral hemoraji, serebral hematom, hemorajik inme,
hemorajik transformasyon inmesi, intrakraniyel hematom, subaraknoid hemoraji gibi)
Vasküler hastalıklar
Yaygın olmayan: Tromboembolizm
Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıklar
Bilinmiyor Reembolizm, plöral efüzyon, plöral ödem
Miyokard enfarktüsü endikasyonu:
Kardiyak hastalıklar
Çok yaygın: ACTILYSE® kullanımıyla zamansal olarak yakından ilişkili, aritmi,
ekstrasistoller, atriyal fibrilasyon, atriyoventriküler blok (birinci dereceden tam bloka kadar), bradikardi, taşikardi, ventriküler aritmi, ventriküler fibrilasyon, ventriküler taşikardi gibi reperfüzyon aritmileri ortaya çıkmaktadır.
Reperfüzyon aritmileri kardiyak arreste yol açabilir, yaşamı tehdit edici olabilir ve
konvansiyonel anti-aritmik tedavilerin uygulanmasını gerektirebilir.
Akut iskemik inme endikasyonu:
Sinir sistemi hastalıkları
Çok yaygın: İntrakranyal kanama (serebral hemoraji, serebral hematom, hemorajik inme,
hemorajik transformasyon inmesi, intrakraniyel hematom, subaraknoid hemoraji gibi)
Semptomatik intraserebral kanama, majör istenmeyen olayı oluşturmaktadır (hastaların %10'una varan bir kısmında). Ancak bu durum, bütünsel morbidite ve mortalitede artış oluşturmamıştır.
4.9 Doz aşımı ve tedavisi
Her ne kadar göreceli olarak fibrin-spesifik ise de, doz aşımından sonra fibrinojende ve diğer pıhtılaşma komponentlerinde klinik açıdan önemli bir azalma ortaya çıkabilir. Olguların çoğunda, ACTILYSE® tedavisi durdurulduktan sonra bu faktörlerin fizyolojik olarak yenilenmesini beklemek yeterlidir. Eğer, yine de şiddetli kanama görülecek olursa, taze donmuş plazma ya da taze kan transfüzyonu önerilir ve gerekirse sentetik antifibrinolitikler verilebilir.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER
5.1 Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grup: Antitrombotik enzimler
ATC kodu: B01AD02
Alteplaz, rekombinant glikoprotein yapısında bir insan doku tipi plazminojen aktivatörüdür ve plazminojeni doğrudan doğruya plazmine aktive eder. Alteplaz intravenöz olarak uygulandığında, dolaşım sisteminde nispeten inaktif durumda kalır. Fibrine bağlandıktan sonra aktive olur ve plazminojenin plazmine dönüşümünü uyararak, fibrin pıhtının erimesine yol açar.
Nispeten fibrin-spesifik olması nedeniyle 100 mg dozda alteplaz, dolaşımdaki fibrinojen düzeylerinin küçük bir düşmeyle, 4 saatte %60 dolayına inmesine yol açar ve bu düzey, 24 saat sonra genellikle, yeniden %80'in üzerine yükselir. Uygulamadan sonraki 4. saatte plazminojen ve alfa-2-antiplazmin düzeyleri de sırasıyla yaklaşık %20 ve %35'e kadar azalır ve 24. saatte yeniden %80'in üzerine çıkar. Dolaşımdaki fibrinojen düzeyinin belirgin şekilde ve uzun süreli olarak azalması, yalnızca az sayıda hastada görülür.
Akut miyokard enfarktüsü (AME) hastaları:
Akut miyokard enfarktüsü geçiren hastalarda iki ACTILYSE® doz rejimi üzerinde çalışılmıştır. Bu iki rejimin karşılaştırmalı etkinlikleri incelenmemiştir.
AME hastalarında hızlandırılmış infüzyon:
Hızlandırılmış ACTILYSE infüzyonu, akut miyokard enfarktüslü 41,021 hastanın dört trombolitik rejime randomize edildiği uluslararası, çok-merkezli bir araştırmada (GUSTO) incelenmiştir. Eşzamanlı i.v. heparin infüzyonu ile birlikte, 90 dakika süresince 100 mg ACTILYSE® uygulaması, s.c. ya da i.v. heparin ile birlikte 60 dakika süresince 1.5 milyon IU streptokinaz uygulamasına kıyasla, 30 günlük mortalitede azalma ile sonuçlandı (sırasıyla %6.3 ve %7.3). Otuz günlük mortalitede ACTILYSE® ile streptokinaza kıyasla görülen %1'lik mutlak azalma, istatistiksel olarak anlamlıydı (p = 0.007).
ACTILYSE® ile tedavi edilen hastalarda streptokinaz tedavisindeki hastalara göre, trombolizden 60 ve 90 dakika sonrasında, enfarktüslü damarlarda açıklık oranı daha yüksekti. 180 dakika ve daha uzun sürelerden sonra, açıklık oranlarında her hangi bir farklılık kaydedilmedi.
Yaklaşık 17,000 hasta üzerindeki geniş çaplı bir mortalite araştırmasında (ASSENT 2), alteplaz ve tenekteplazın, mortalitenin azaltılmasında terapötik olarak eşdeğer oldukları gösterilmiştir
(her iki tedavi ajanı ile 30 günde %6.2). Tenekteplaz kullanımı, alteplaza kıyasla non-intrakraniyel kanamaların insidansında anlamlı bir azalmayla ilişkiliydi (%26.4'e karşı %28.9, p=0.0003). Kanama riskindeki azalma muhtemelen, tenekteplazın fibrin spesifite düzeyinin yüksek oluşuna ve vücut ağırlığına dayalı uygulama rejimine bağlıdır.
AME hastalarında 3 saatlik infüzyon:
ACTILYSE®'in plasebo ile karşılaştırıldığı çift-kör, randomize bir araştırmada (ASSET çalışması, 5013 hasta), akut miyokard enfarktüsü semptomlarının başlangıcından 5 saat içerisinde ACTILYSE® infüze edilen hastalarda 30 günlük sağkalım, plasebo ile tedavi edilenlere göre daha iyiydi. Bir aylık bütünsel mortalite oranları ACTILYSE® tedavisindeki grupta %7.2 ve plasebo tedavisindeki grupta %9.8 oldu (p = 0.001). Bu yarar, ACTILYSE® tedavisindeki hastalarda 6. ayda (%10.4), plasebo tedavisindeki hastalara (%13.1) kıyasla devam etmekteydi (p = 0.008).
ACTILYSE®'in plasebo ile karşılaştırıldığı çift-kör, randomize bir araştırmada (721 hasta), semptomların başlangıcından 5 saat içerisinde ACTILYSE® infüze edilen hastaların, tedaviden 10-22 gün sonraki ventrikül fonksiyonları, plasebo grubuna kıyasla daha iyileşmiş bulundu; bu çalışmada kontrast ventrikülografi ile ölçülen global ejeksiyon fraksiyonu, sırasıyla %50.7 ile %48.5 idi (p = 0.01). ACTILYSE® ile tedavi edilen hastalarda kümülatif alfa hidroksi bütirat dehidrogenaz (HBD) salınımıyla ölçülen enfarktüs boyutlarında, plasebo ile tedavi edilen hastalara kıyasla %19 azalma bulunmaktaydı (p = 0.001). ACTILYSE® ile tedavi edilen hastalar, plasebo ile tedavi edilen hastalara kıyasla, anlamlı olarak daha az sayıda kardiyojenik şok (p = 0.02), ventriküler fibrilasyon (p <0.04) ve perikardit (p = 0.01) atakları geçirdiler. ACTILYSE® tedavisindeki hastalarda 21 günlük mortalite, plasebo tedavisi gören hastalardaki %6.3'e kıyasla, %3.7'ye azalmıştı (tek yanlı p = 0.05). Edinilen veriler bu çalışma için, mortalitede anlamlı bir azalmayı kesin bir şekilde göstermemekle birlikte, ASSET çalışmasının sonuçlarıyla desteklenen bir eğilimi işaret etmektedir.
Semptomların başlangıcından 6 ile 24 saat arasında tedavi gören 5711 AME hastasının yer aldığı plasebo kontrollü bir araştırmada (LATE), 3 saat süreyle 100 mg ACTILYSE infüzyonu plasebo ile karşılaştırıldı. ACTILYSE® ile, 30 günlük mortalitede %14.1 (%95 GA %0 - 28.1, p >0.05) düzeyinde, anlamlı olmayan bir azalma gözlendi. Semptomların başlangıcından 12 saat içinde tedavi gören hastalar üzerinde, önceden tanımlanmış bir sağkalım analizinde, mortalitede ACTILYSE® lehine %25.6 (%95 GA %6.3 - 45, p = 0.023) düzeyinde anlamlı bir azalma gözlendi.
Pulmoner embolizm hastaları:
Anjiyografi ile belgelendirilmiş akut masif akciğer embolisi olan 63 hastada alteplaz ve ürokinaz ile yürütülen karşılaştırmalı randomize bir araştırmada, her iki tedavi grubunda da, pulmoner embolinin indüklediği pulmoner hipertansiyonda anlamlı bir azalma görüldü. Pulmoner hemodinami, ACTILYSE ile, ürokinazdan anlamlı derecede daha hızlı bir şekilde düzeldi.
Akut iskemik inme hastaları:
Akut iskemik inme alanında çeşitli çalışmalar yürütülmüştür. NINDS çalışması, üst yaş sınırının olmadığı tek çalışmadır; başka bir deyişle 80 yaşın üzerindeki hastalar da çalışmaya alınmıştır. Bütün diğer randomize araştırmalarda 80 yaşın üzerindeki hastalar çalışma dışı bırakılmıştı. Dolayısıyla, bu hasta grubundaki tedavi kararları, hasta birey bazında özel bir dikkat gerektirmektedir.
Plasebo kontrollü, çift-kör iki araştırmada (NINDS t-PA İnme Araştırması, Bölüm 1 ve Bölüm 2), ölçülebilir nörolojik defisiti olan ve semptomların başlangıcından 3 saat içerisinde tarama çalışmaları tamamlanarak, çalışma tedavisine başlanabilen hastalar kaydedildi. Semptomatik intrakraniyel hemoraji (SIKH) varlığını dışlamak amacıyla, tedaviden önce bir bilgisayarlı beyin tomografisi (BT) taraması yapıldı. Aynı zamanda, kanama riskiyle ilişkili tabloları olan, minör nörolojik defisitleri olan, çalışma tedavisine başlanmadan önce semptomları hızla düzelen, ya da kan glukozu <50 mg/dL veya >400 mg/dL olan hastalar da çalışma dışında bırakıldı. Hastalar 0.9 mg/kg ACTILYSE® (en fazla 90 mg) ya da plasebo almak üzere randomize edildi. ACTILYSE® başta 1 dakika süreyle dozun %10'u bolus, ve daha sonra kalan miktarın 60 dakika içinde, sürekli intravenöz infüzyonu şeklinde uygulandı.
İlk çalışmada (NINDS - Bölüm 1, n = 291), inme başlangıcından 24 saat sonra nörolojik düzelme değerlendirildi. Primer sonlanım noktası olan, Ulusal Sa
ACTILYSE® 10 mg flakon
Toplardamar içine damla damla enjeksiyon yöntemiyle uygulanır (intravenöz infüzyon).
Etkin madde:
Alteplaz.
Her bir ACTILYSE® 10 miligram flakon (ilaç şişesi), 10.00 mg rekombinant insan doku tipi plazminojen aktivatörü (rt-PA) = Alteplaz (INN) içerir.
Yardımcı maddeler:
L-Arjinin, fosforik asit, polisorbat 80, steril enjeksiyonluk su. Ayrıca, üretim işleminden gelen, eser miktarda gentamisin kalıntısı içerir.
Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.
• Bu kullanma talimatını saklayınız. Daha sonra tekrar okumaya ihtiyaç duyabilirsiniz.
• Eğer ilave sorularınız olursa, lütfen doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
• Bu ilaç kişisel olarak sizin için reçete edilmiştir, başkalarına vermeyiniz.
• Bu ilacın kullanımı sırasında doktora veya hastaneye gittiğinizde bu ilacı kullandığınızı doktorunuza söyleyiniz.
• Bu talimatta yazılanlara aynen uyunuz. İlaç hakkında size önerilen dozun dışındayüksek veya düşükdoz kullanmayınız.
Bu Kullanma Talimatında:
1. ACTILYSE® nedir ve ne için kullanılır?
2. ACTILYSE®'İ kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler
3. ACTIL YSE® NASıL KULLANıLıR?
4. Olası yan etkiler nelerdir?
5. ACTILYSE® 'in saklanması
Başlıkları yer almaktadır.
1. ACTILYSE® nedir ve ne için kullanılır?
• ACTILYSE® 10 mg flakon (ilaç şişesi), enjeksiyonluk su ile kullanıma hazırlanacak liyofilize ürün şeklinde üretilmektedir.
ACTILYSE® 10 mg flakon, içeriği aşağıda verilen ambalajlar halinde piyasaya sunulmaktadır.
- 1 adet 10 mg etkin madde içeren enjeksiyon flakonu,
- 1 adet 10 mL enjeksiyonluk su içeren çözücü flakonu.
ACTILYSE®'in etkin maddesi olan alteplaz, insan doku tipi plazminojen aktivatörleri adı verilen bir ilaç grubuna aittir. Rekombinant glikoprotein yapısındadır.
Bu grup ilaçlar, damar içindeki kan pıhtılarının erimesini (çözülmesini) sağlarlar.
Kan pıhtıları çeşitli durumlarda küçük çaplı damarları tıkayabilmektedir. Böylece tıkanan damarın beslediği dokular kansız ve oksijensiz kalmakta, ve doku ölümü gerçekleşmektedir.
Doku ölümünün sonucu, ölen ve artık işlev göremeyen dokunun bulunduğu organa ve önem derecesine göre değişmektedir. Kalp, beyin ve akciğerler gibi organlarda gerçekleşen bu gibi olaylar, ani ölümler ya da kalıcı maluliyet ile sonuçlanabilmektedir.
ACTILYSE® bu türlü durumlarda pıhtıyı eriterek, dokuya yeniden kan gitmesini ve dokunun beslenmesini sağlamakta ve yukarıda sözü edilen istenmeyen sonuçların ortaya çıkmasına engel olmaktadır.
ACTILYSE® aşağıdaki durumlar için kullanılmaktadır:
1. Ani kalp krizlerinde pıhtı çözücü-damar açıcı tedavi (akut miyokard enfarktüsünün trombolitik tedavisi)
- Tedaviye belirtilerin başlangıcını izleyen 6 saat içerisinde başlanabilen hastalarda: 90 dakikalık (hızlandırılmış) doz rejimi şeklinde.
- Tedaviye belirtilerin başlangıcından sonraki 6-12 saatte başlanabilen hastalarda: 3 saatlik doz rejimi şeklinde.
2. Kalp-dolaşım sisteminde kararsızlık ile birlikte olan göçmen akciğer pıhtısını çözme tedavisi (Hemodinamik instabilite ile birlikte olan akut masif akciğer embolisinin trombolitik tedavisi)
Akciğerlerin önemli bir bölümünü ilgilendiren kan akımı tıkanıklığının tedavisi amacıyla kullanılmaktadır.
Teşhis mümkün olduğunca, pulmoner anjiyografi gibi objektif yöntemler ya da akciğer taraması gibi doku bütünlüğünü bozmayan (non-invazif) yöntemler ile doğrulanmalıdır.
Göçmen akciğer pıhtısına ilişkin uzun dönemli hastalık seyri ve ölüm oranı konusunda çalışma bulunmamaktadır.
3. Beynin ani kansız kalması sonucu oluşan inmede pıhtı çözücü tedavi (Akut iskemik inmenin trombolitik tedavisi)
Alteplaz, sonuçtaki maluliyet sıklığını azaltmak ve nörolojik iyileşmeyi artırmak için erişkinlerde ani damar tıkanıklığı sonucu gelişen inme tedavisinde kullanılır.
Tedavi yalnızca, inme belirtilerinin ortaya çıkmasından sonraki 4.5 saat içerisinde ve bilgisayarlı beyin tomografisi (BT) veya kanama varlığına duyarlı başka uygun bir görüntüleme yöntemiyle, kafa içi kanamanın (intrakraniyel hemoraji) dışlanmasından sonra başlatılmalıdır. Tedavinin etkisi zamana bağlıdır; bu nedenle daha erken uygulanan bir tedavi olumlu sonuç alma olasılığını arttırır.
2. ACTILYSE 'i kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler
ACTILYSE®'i aşağıdaki durumlarda KULLANMAYINIZ
Genel olarak kullanılmaması gereken durumlar:
- Alteplaz, gentamisin (üretim işleminden gelen eser miktarda bir kalıntı) ya da ACTILYSE® içindeki yardımcı maddelerden herhangi birine karşı alerji (aşırı duyarlılık),
- Halen var olan veya son 6 ay içerisinde geçirilmiş önemli kanama bozukluğu, var olduğu bilinen kanama eğilimi,
- Ağız yoluyla pıhtı engelleyici (oral antikoagülan, örn. varfarin sodyum) almakta olan hastalar (INR >1.3),
- Herhangi bir merkez sinir sistemi harabiyeti öyküsü (örn. tümör, damarda baloncuk, beyin veya omurilik ameliyatı gibi),
- Kafa içi kanama öyküsü, belirtisi ya da kuşkusu,
- Kontrol altında olmayan, şiddetli yüksek kan basıncı,
- Son 10 gün içerisinde geçirilmiş büyük bir ameliyat ya da önemli bir darbe (halen geçirilmekte olan kalp kriziyle ilişkili herhangi bir darbe de dahil), yakınlarda geçirilmiş bir baş ya da beyin darbesi,
- Son 10 gün içerisinde geçirilmiş uzun süreli (2 dakikadan uzun) veya vücudun darbe aldığı kalp-akciğer yeniden canlandırma işlemi, normal doğum; üzerine kompres (baskı) uygulanamayan büyük bir kan damarına yakınlarda girilmiş olması (örn. vena subklavia ya da vena jugularis ponksiyonu),
- Karaciğer yetmezliği, siroz, portal hipertansiyon (özofagus varisleri) ve aktif hepatit gibi şiddetli karaciğer fonksiyon bozukluğu,
- Bakteriyel kalp hastalıkları,
- Pankreas iltihabı (pankreatit),
- Son 3 ay içerisinde, mide-bağırsak sisteminde belgelendirilmiş ülser hastalığı,
- Atardamarlarda genişleme, yapısal damar bozuklukları,
- Kanama riski yüksek olan tümörler,
- Son 3 hafta içerisinde geçirilmiş mide-barsak kanaması (gastrointestinal) veya idrar yolları ve cinsel organlarda (ürogenital) kanama,
- Son 1 hafta içerisinde yapılmış omurilikten sıvı alma işlemi (lomber ponksiyon).
Ani kalp krizi ve akciğerde göçmen pıhtı tablolarında, ek olarak aşağıdaki durumlarda da
kullanılmamalıdır:
- Herhangi bir zaman geçirilmiş kanama sonucu inme ya da nedeni bilinmeyen inme,
- Son 4.5 saat içerisinde oluşmuş ani damar tıkanıklığı sonucunda gelişen şimdiki inme dışında, önceki 6 ay içerisinde geçirilmiş, beyinde damar tıkanıklığı sonucu gelişen inme veya geçici kansız kalma nöbetleri.
Ani damar tıkanıklığı sonucu gelişen inme tablosunda, ek olarak aşağıdaki durumlarda da
kullanılmamalıdır:
- Kansızlık nöbeti belirtilerinin infüzyonun başlatılmasından 3 saatten daha uzun süre önce ortaya çıkması, ya da belirtilerin ortaya çıkış zamanının bilinmediği durumlar.
- İnfüzyonun başlatılmasından önce, ani damar tıkanıklığı sonucu gelişen inme belirtilerinin hızlı bir iyileşme göstermesi ya da sadece küçük/hafif belirtilerin varlığı.
- Klinik olarak (örn. Ulusal Sağlık Enstitüsü İnme Skoru (NIHSS) >25) ya da uygun görüntüleme teknikleriyle değerlendirildiği şekliyle, inme tablosunun ağır oluşu.
- İnme başlangıcında aynı zamanda atakların varlığı.
- Son üç ay içerisinde inme ya da ağır kafa darbesi öyküsü.
- Diyabet hastası iken aynı zamanda inme geçirilmiş olması.
- İnme başlangıcından önceki 48 saat içerisinde heparin uygulaması ve yüksek bir aktive parsiyel tromboplastin zamanı (aPTT).
- 100,000/mm3'ten daha düşük kan pulcuğu (trombosit) sayımları.
- Küçük kan basıncının 110 mm Hg'dan büyük olması ya da kan basıncını bu sınırlara düşürmek için yoğun tedavi (damar içinden uygulanan ilaçlar ile) gerekliliği.
- Kan glukozunun 50 mg/dL'den az ya da 400 mg/dL'den yüksek olması.
ACTILYSE®, 18 yaşın altındaki çocuk ve ergenlerde veya 80 yaşın üzerindeki hastalarda ani inmenin tedavisi için kullanılmaz.
ACTILYSE^'i aşağıdaki durumlarda DİKKATLİ KULLANINIZ
ACTILYSE®, pıhtı çözücü tedavi konusunda deneyimli doktorlar tarafından kullanılmalı ve izlenmelidir. Standart yeniden canlandırma gereçleri ve ilaçları tedavi sırasında hazır bulundurulmalıdır.
Genel olarak, aşağıdaki önlemler geçerlidir:
Kanama:
Kanama, ACTILYSE® tedavisi sırasında en sık karşılaşılan istenilmeyen bir sonuçtur (komplikasyon). Kullanılmakta olan ve kanamaya katkıda bulunabilecek ilaçlar dikkate alınmalıdır. Ayrıca, pıhtı çözücü tedavi boyunca, muhtemel bütün kanama bölgeleri dikkatle izlenmelidir. ACTILYSE® tedavisi sırasında sert kateterlerin kullanılmasından, kas içi enjeksiyonlardan, ve hastanın gereksiz yere hareket ettirilmesinden sakınılmalıdır.
Ağır kanama ortaya çıkarsa, özellikle de beyin kanaması durumunda, pıhtı çözücü tedavi derhal durdurulmalı ve eşzamanlı heparin uygulamasına da son verilmelidir.
Ani kalp krizinde ve göçmen akciğer pıhtısında 100 mg ACTILYSE®'i aşan dozlar, ve ani damar tıkanıklığı sonucu oluşan inmede 90 mg'ı aşan dozlar verilmemelidir, çünkü kafa içi kanaması ihtimali artar.
Aşırı duyarlılık
Tedaviden sonra, rekombinant insan doku-tipi plazminojen aktivatör molekülüne karşı kalıcı bir antikor oluşumu gözlenmemiştir. Antikorlar dışarıdan alınan maddelere karşı vücudun oluşturduğu koruyucu bileşiklerdir; ancak bazı durumlarda vücuda zarar verebilecek reaksiyonlara neden olabilirler. ACTILYSE 'in tekrar kullanılması konusunda düzenli bir çalışma bulunmamaktadır. ACTILYSE® uygulamasına bağlı ani, aşırı alerjik reaksiyonlar (anaflaktoid reaksiyonlar) enderdir ve etkin madde alteplaza veya gentamisine (üretim işleminden gelen eser miktarda bir kalıntı) ya da yardımcı maddelerden herhangi birisine karşı aşırı duyarlılık nedeniyle ortaya çıkabilir. ACTILYSE® tozun bulunduğu cam şişenin tıpası, allerjik reaksiyonlara neden olabilen doğal kauçuk (bir lateks türevi) içermektedir.
Eğer yukarıdaki gibi bir ani alerjik reaksiyon ortaya çıkarsa, uygulama durdurulmalı ve uygun tedaviye başlanmalıdır.
Özellikle eşzamanlı olarak ACE-inhibitörleri almakta olan hastaların izlenmesi önerilir.
Tüm pıhtı çözücü ilaçlarda olduğu gibi tedavinin yararı, muhtemel risklerine karşı dikkatle tartılmalıdır. Bu durum özellikle aşağıdaki durumlar için geçerlidir:
• Yakınlarda yapılmış kas içi enjeksiyon, iğneyle doku örneği alma, büyük damarlara girilmiş olması, yeniden canlandırma amacıyla kalp masajı,
• Kullanılmaması gereken yerler bölümünde bahsedilmemiş olan, kanama riskinin yükseldiği bütün durumlar.
Ani kalp krizi ve ani göçmen akciğer pıhtısı tedavisinde ek olarak, aşağıdaki uyarılar ve önlemler de geçerlidir:
• Büyük kan basıncı 160 mm Hg seviyesinden yüksek ise dikkatli bir risk/yarar değerlendirmesi yapılmalıdır.
• İleri yaş, kafa içi kanaması riskini artırabilir. Ancak yaşlılarda tedavi yararı da arttığından, risk-yarar değerlendirmesi dikkatle yapılmalıdır.
Ani kalp krizi tedavisinde ek olarak, aşağıdaki uyarılar ve önlemler de geçerlidir:
Pıhtı çözücü tedavi, kalp ritminin bozulmasıyla sonuçlanabilir. Kalp ritminin bu şekilde bozulması, kalbin durmasına yol açabilir, yaşamı tehdit edici olabilir ve klasik ritim bozukluğu tedavilerinin uygulanmasını gerektirebilir.
ACTILYSE® kullanımı, sol kalbinde pıhtısı olan hastalarda, bu pıhtının vücuda dağılma riskini artırabilir.
Ani inme tedavisinde ek olarak, aşağıdaki uyarılar ve önlemler de geçerlidir:
Tedavi sadece, nörolojik tedavi ve bakım konusunda eğitim almış, deneyimli bir hekim tarafından gerçekleştirilmelidir.
ACTILYSE® ile tedavi edilen ani damar tıkanıklığı sonucu gelişen inmesi olan hastalarda kafa içi kanama riski daha yüksektir. Bu durum özellikle aşağıdaki gibi durumlar için geçerlidir:
• 2. bölümde “ACTILYSE®'i aşağıdaki durumlarda KULLANMAYINIZ” başlığı altında listelenen bütün tablolar, ve genel olarak, yüksek kanama riski taşıyan bütün tablolar,
• Tedaviye başlama zamanının gecikmesi,
• Beyin damarlarında küçük baloncukları olan hastalar,
• Önceden aspirin ile tedavi edilen hastalarda kafa içi kanaması riski daha yüksektir. Riskin yüksek olduğu dikkate alınarak, 0.9 mg alteplaz/kg dozundan fazlası (en fazla 90 mg) verilmemelidir.
Tedavi, belirtilerin ortaya çıkmasından itibaren 4.5 saatten daha geç başlatılmamalıdır, çünkü bu durumda yarar/risk oranı, aşağıdaki sebeplere nedeniyle elverişsizdir:
- Tedavinin olumlu etkileri zaman içerisinde azalmaktadır.
- Özellikle önceden aspirin almakta olan hastalarda olmak üzere, ölüm oranı yükselir.
- Belirtileri görünür durumda olan, ağır kanama riski artar.
İlaç uygulanırken ve uygulamadan sonraki 24 saat boyunca kan basıncı (KB) izlenmelidir; eğer büyük KB 180 mm Hg'dan yüksek ya da küçük KB 105 mm Hg'dan yüksek ise, yüksek tansiyon tedavisi önerilir.
Önceden inme geçirmiş hastalarda, veya kontrol altına alınamayan diyabeti olanlarda, tedavinin yararı azalır; ancak bu hastalarda yarar/risk oranı halen daha olumludur.
İnmesi çok hafif olan hastalarda tedavinin riskleri, beklenen yarara karşı ağır basarlar. İnmenin çok şiddetli olduğu hastalarda ise kafa içi kanaması ve ölüm riski daha yüksektir. Bu iki hasta grubu, ACTILYSE® ile tedavi edilmemelidir.
Enfarktüsleri geniş olan hastalarda, kötü sonuç alınma riski daha büyüktür (şiddetli kanama ve ölüm); yarar/risk oranı ayrıntılı olarak ele alınmalıdır.
İnme hastalarında olumlu sonuç alınma olasılığı, ileri yaş, inme şiddeti ve başvuru zamanında kan glukoz düzeylerinin yüksek oluşuyla birlikte azalır; ancak ağır maluliyet ve ölüm, veya kafa içi kanaması olasılığı, tedaviden bağımsız olarak artar. Seksen yaşın üzerindeki hastalar, inmenin şiddetli olduğu hastalar (klinik ve/veya uygun görüntüleme teknikleriyle değerlendirildiği şekilde), ve başlangıçta kan glukoz düzeyleri 50 mg/dL'den düşük ya da 400 mg/dL'den yüksek olan hastalar, ACTILYSE® ile tedavi edilmemelidir.
Kansız bölgede kan dolaşımının yeniden başlatılması, o bölgede beyin ödemi gelişmesine yol açabilir. Kanama riskindeki artış nedeniyle, alteplaz tedavisini izleyen ilk 24 saat içerisinde trombosit agregasyon inhibitörleriyle tedaviye başlanmamalıdır.
ACTILYSE®'in çocuklarda kullanımı konusundaki deneyimler henüz sınırlıdır.
Bu uyarılar, geçmişteki herhangi bir dönemde dahi olsa, sizin için geçerliyse lütfen doktorunuza danışınız.
ACTILYSE'in yiyecek ve içecek ile kullanılması:
ACTILYSE® uygulama yolu nedeniyle, yiyecek ve içeceklerle etkileşmez.
Hamilelik
İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
ACTILYSE®'in hamilelik sırasında kullanımı konusundaki deneyimler son derece kısıtlıdır. Hamilelik durumunda doktorunuz sağlanacak yararı, oluşabilecek potansiyel risk karşısında dikkatle değerlendirecek ve ACTILYSE® uygulayıp uygulamayacağına karar verecektir.
Tedaviniz sırasında hamile olduğunuzu fark ederseniz, hemen doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
Emzirme
İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
ACTILYSE®'in emzirme sırasında kullanımı konusundaki deneyimler son derece kısıtlıdır. Alteplazın süte geçip geçmediği bilinmemektedir. Doktorunuz sağlanacak yararı, oluşabilecek potansiyel risk karşısında dikkatle değerlendirecek ve ACTILYSE® uygulayıp uygulamayacağına karar verecektir.
Diğer ilaçlar ile birlikte kullanımı
Pıhtılaşmayı etkileyen ilaçlar, ACTILYSE® tedavisinden önce, tedavi sırasında ve tedaviden sonra kanama riskini artırabilirler.
ACE inhibitörleriyle (bir tür yüksek tansiyon ilacı grubu) eşzamanlı tedavi, anaflaktoid reaksiyon (allerjik reaksiyon, kan basıncında düşme, solunum güçlüğü vb. gibi belirtiler) gelişmesi riskini artırabilir.
Eğer reçeteli ya da reçetesiz herhangi bir ilacı şu anda kullanıyorsanız veya son zamanlarda kullandınız ise, lütfen doktorunuza veya eczacınıza bunlar hakkında bilgi veriniz.
3. ACTILYSE® nasıl kullanılır?
Uygun kullanım ve doz/uygulama sıklığı için talimatlar:
Erişkinler
Doktorunuz hastalığınıza bağlı olarak ilacınızın dozunu belirleyecek ve size uygulayacaktır.
Sağlık personeline yönelik ilişkili bilgiler, kullanım talimatının sonundaki bölümde yer almaktadır.
Uygulama yolu ve metodu:
Doktorunuz bu ilacı size, toplardamar içinden damla damla enjeksiyon yöntemiyle uygulayacaktır (intravenöz enfüzyon).
Sağlık personeli için hazırlanmış olan bu bilgi, kullanım talimatının sonundaki bölümde yer almaktadır.
Değişik yaş grupları:
Çocuklarda kullanım
sınırlı olduğu için, 18 yaşın altındaki çocuk ve ergenlerde kullanılmamalıdır.
Yaşlılarda kullanımı:
ACTILYSE® yaşlı hastalarda, her hasta bireye göre dikkatle irdelenerek kullanılmalıdır. ACTILYSE®, 80 yaşın üzerindeki hastalarda ani inmenin tedavisi için kullanılmaz.
Özel kullanım durumları
Böbrek yetmezliği:
Veri bulunmamaktadır.
Karaciğer yetmezliği:
ACTILYSE®, karaciğer yetmezliği, siroz, portal hipertansiyon (özellikle karaciğer olmak üzere karındaki bazı organlarda kan basıncının yüksek olması) ve aktif hepatit (karaciğer iltihabı) gibi şiddetli karaciğer fonksiyon bozukluğu durumlarında kullanılmamalıdır.
Eğer ACTILYSE® 'in etkisinin çok güçlü veya zayıf olduğuna dair bir izleniminiz var ise doktorunuz veya eczacınız ile konuşunuz.
Kullanmanız gerekenden daha fazla ACTILYSEkullandıysanız
ACTILYSE® 'den kullanmanız gerekenden fazlasını kullanmışsanız, bir doktor veya eczacı ile konuşunuz.
Böyle bir durumda pıhtılaşma faktörlerinde klinik açıdan önemli bir azalma ortaya çıkabilir. Çoğu durumda, ACTILYSE® tedavisi durdurulduktan sonra bunların doğal olarak yenilenmesini beklemek yeterlidir. Eğer, yine de şiddetli kanama görülecek olursa, taze donmuş plazma ya da taze kan nakli önerilir ve gerekirse sentetik antifibrinolitikler verilebilir.
ACTILYSE'i kullanmayı unutursanız
Bu ilacı size doktorunuz uygulayacaktır. Bu nedenle kullanımının unutulması olası değildir.
ACTILYSEile tedavi sonlandırıldığında oluşabilecek etkiler
Bu ilacı doktorunuz sizin için uygun olan dozlarda uygulayacaktır. Tedaviden sonra herhangi bir özel etki beklenmemektedir. Ancak her ilaçta olduğu gibi, tedavi sırasında ya da tedavi bittikten sonra bazı istenmeyen etkiler görülebilir. Bunlar için aşağıdaki “Olası yan etkiler nelerdir?” bölümüne bakınız.
ACTILYSEtedavisi ne kadar sürecek?
ACTILYSE® kullanıldığı durumlar itibarıyla kullanım süresi kısıtlıdır. ACTILYSE®'in tekrar uygulamasına ilişkin deneyimler kısıtlıdır.
Bu ilacın kullanımıyla ilgili başka sorularınız olursa, doktorunuza sorunuz.
4. Olası yan etkiler nelerdir?
Tüm ilaçlar gibi, ACTILYSE®'in içeriğinde bulunan maddelere duyarlı olan kişilerde yan etkiler olabilir.
ACTILYSE® kullanımına en sık eşlik eden istenmeyen olay kanamadır. Kanama herhangi bir bölgede, vücut boşluğunda veya hasar görmüş kan damarlarında ortaya çıkabilir ve yaşamı tehdit edici durumlar, kalıcı maluliyet veya ölüm ile sonuçlanabilir.
Pıhtı çözücü tedaviye eşlik eden kanama tipleri, iki geniş kategoriye ayrılabilir:
- Normal olarak enjeksiyon yerlerinde ya da hasar görmüş kan damarlarında ortaya çıkan yüzeyel kanamalar,
- Herhangi bir bölgede ya da vücut boşluğunda iç kanamalar.
Beyin kanamasına, uyuklama, konuşamama, vücudun yarısında his kaybı, havale gibi sinir sistemine ilişkin (nörolojik) belirtiler eşlik edebilir.
Klinik araştırmalarda gözlenmeyen göçmen yağ parçacıklarına ilişkin sıklık sınıflaması, kendiliğinden bildirimlere dayanarak yapılmıştır.
İnme hastalığında daha fazla rastlanan yan etki olarak kafa içi kanaması, ve kalp krizinde kalp ritmi bozukluklarının dışında, ACTILYSE®'in her üç kullanım yerindeki yan etkiler benzer özellik taşımaktadır.
Kullanıldığı duruma göre görülebilecek yan etkiler:
Verilen yan etkiler şu sıklık derecelerine göre sınıflanmıştır:
Çok yaygın: 10 kişide 1'den fazla
Yaygın: 10 kişide 1'den az, 100 kişide 1'den fazla
Yaygın olmayan: 100 kişide 1'den az, 1,000 kişide 1'den fazla
Seyrek: 1,000 kişide 1'den az, 10,000 kişide 1'den fazla
Çok seyrek: 10,000 kişide 1'den az
Bilinmiyor: Eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor.
Kalp krizi, göçmen akciğer pıhtısı ve ani damar tıkanıklığı sonucu gelişen inme
durumlarında görülen yan etkiler:Bağışıklık sistemi hastalıklarıYaygın olmayan: Ani ortaya çıkan alerjik reaksiyonlar; bunlar sıklıkla hafiftir, ancak tekil durumlarda yaşamı tehdit edici olabilir. Bu reaksiyonlar döküntü, kurdeşen, bronşlarda spazm, yüz, ağız ve boğazda şişme (anjiyo-ödem), kan basıncı düşmesi, şok ya da allerjik reaksiyonlar ile ilişkili başka herhangi bir belirti şeklinde ortaya çıkabilirler. Eğer bunlar ortaya çıkarsa, klasik anti-alerjik tedavi başlatılmalıdır. Bu gibi olgularda, hastaların göreceli olarak büyük bir oranı, eşzamanlı olarak anjiyotensin dönüştürücü enzim (ADE) inhibitörleri denilen yüksek tansiyon ilaçlarını kullanmaktaydı.
Göz hastalıkları
Seyrek: Gözde kanama
Kalp hastalıkları
Seyrek: Kalbi saran zarın içine kanama
Damar hastalıkları
Çok yaygın: Kanama (doku içinde kan birikimi)
Seyrek: Göçmen pıhtılar; bu durum, ilişkili organlara göre sonuçlar ortaya çıkarabilir.
Solid (boşluksuz) organlarda kanama (karaciğer kanaması, akciğer kanaması gibi).
Solunum ve göğüs hastalıkları
Yaygın: Solunum yolunda kanama (yutakta kanama, kan tükürme, burun kanaması
gibi)
Bilinmiyor: Yeniden göçmen pıhtı oluşumu, akciğeri saran zar içinde sıvı birikimi ya da
ödem
Mide-bağırsak kanalı hastalıkları
Yaygın: Mide bağırsak kanalının herhangi bir yerinde kanama, dişeti kanaması,
bulantı, kusma
Yaygın olmayan: Karın içinde periton (karın zarı) ardına kanama
Bulantı ve kusma aynı zamanda, kalp krizinin belirtileri olarak da ortaya çıkabilir.
Deri ve derialtı dokusu hastalıkları
Yaygın: Morarma/çürümeler
Böbrek ve idrar yolu hastalıkları
Yaygın: İdrar yollarında ve cinsel organlarda kanama
Genel bozukluklar ve uygulama yerine ilişkin hastalıklar
Çok yaygın: Enjeksiyon yerlerinde ve delik açılan damarlarda (kateter, ponksiyon bölgesi)
kanama
Araştırmalar
Çok yaygın: Kan basıncında düşme
Yaygın: Vücut ısısında yükselme
Yaralanma ve zehirlenme
Seyrek: Göçmen yağ pıhtısı; bu tablo, tutulan organlara ilişkin sonuçlara yol açabilir.
Cerrahi ve tıbbi işlemler
Yaygın: Kan nakli
Kalp krizi ve göçmen akciğer pıhtısı durumlarında görülen ek yan etkiler:Sinir sistemi hastalıklarıYaygın: Çeşitli klinik formlarda kafa içi kanamaları.
Damar hastalıkları
Yaygın olmayan: Göçmen pıhtı oluşumu.
Solunum ve göğüs hastalıkları
Bilinmiyor: Yeniden göçmen pıhtı oluşumu, akciğeri saran zar içinde sıvı birikimi ya da
ödem
Kalp krizi durumunda görülen ek yan etkilerKalp hastalıklarıÇok yaygın: ACTILYSE® kullanımıyla zamansal olarak yakından ilişkili, çok çeşitli klinik
tablolar halinde ortaya çıkabilen kalp ritmi bozuklukları. Bunlar kalbin durmasına yol açabilir, yaşamı tehdit edici olabilir ve bilinen ritim düzenleyici tedavi yöntemlerinin kullanılmasını gerektirebilir.
Ani damar tıkanıklığı sonucu gelişen inme durumunda görülen ek yan etkiler:Sinir sistemi hastalıklarıÇok yaygın: Çeşitli klinik formlarda kafa içi kanamaları. Belirti veren beyin kanaması, en
önemli istenmeyen olayı oluşturmaktadır (hastaların %10'una varan bir kısmında). Ancak bu durum, bütünsel hastalık ve ölüm olaylarında artış oluşturmamıştır.
Eğer bu kullanma talimatında bahsi geçmeyen herhangi bir yan etki ile karşılaşırsanız,
doktorunuzu ya da eczacınızı bilgilendiriniz.
5. ACTILYSE®'in saklanması
ACTILYSE® 'i çocukların göremeyeceği, erişemeyeceği yerlerde ve ambalajında saklayınız.
25 oC'nin altında saklayınız. Işıktan koruyunuz.
Son kullanma tarihiyle uyumlu olarak kullanınız.
Ambalajdaki son kullanma tarihinden sonra ACTILYSE® 'i kullanmayınız.
Eğer üründe ve/veya ambalajında bozukluklar fark ederseniz ACTILYSE 'i kullanmayınız.
Ruhsat sahibi:
Boehringer Ingelheim İlaç Ticaret A.Ş.
Eski Büyükdere Cad., USO Center
No: 61, K: 13-14
34398 - Maslak, İSTANBUL
Tel: (0 212) 329 1100 Faks: (0 212) 329 1101
Üretim yeri:
Boehringer Ingelheim Pharma GmbH &Co. KG
Biberach Üretim Tesisi
Birkendorfer Str. 65
D-88400 Biberach an der Riss 1
Almanya
Bu kullanma talimatıtarihinde onaylanmıştır.
AŞAĞIDAKİ BİLGİLER BU İLACI UYGULAYACAK SAĞLIK PERSONELİ İÇİNDİR Uygun kullanım ve doz/uygulama sıklığı için talimatlar:
ACTILYSE® belirtilerin ortaya çıkmasından sonra mümkün olan en kısa zamanda uygulanmalıdır.
Kalp krizi
a) Tedaviye belirtilerin başlangıcını izleyen 6 saat içerisinde başlanabilen kalp krizi hastalarında, 90 dakikalık (hızlandırılmış) doz rejimi:
- Toplardamar içinden bolus olarak 15 mg (tamamı bir defada enjekte edilir),
- İlk 30 dakika içerisinde infüzyon şeklinde 50 mg (toplardamar içinden damla damla
uygulama),
- Bunu izleyen 60 dakika içerisinde 35 mg, en yüksek doz olan 100 mg'a ulaşılıncaya kadar. 65 kg'ın altında olan hastalarda toplam doz, vücut ağırlığına göre ayarlanmalıdır:
- Toplardamar içinden bolus olarak 15 mg,
- ve 30 dakika içerisinde infüzyon şeklinde 0.75 mg/kg (en çok 50 mg),
- Bunu izleyen 60 dakika içerisinde infüzyon şeklinde 0.5 mg/kg (en çok 35 mg).
b) Tedaviye belirtilerin başlangıcını izleyen 6-12 saatte başlanabilen kalp krizi hastalarında, 3 saatlik doz rejimi:
- Toplardamar içinden bolus olarak 10 mg,
- İlk saat içerisinde intravenöz infüzyon şeklinde 50 mg,
- Daha sonra her 30 dakikada 10 mg infüzyon gidecek şekilde; 3 saat içinde en yüksek doz olan 100 mg'a ulaşılıncaya kadar.
65 kg'ın altında olan hastalarda toplam doz, 1.5 mg/kg'ı geçmemelidir.
Ani kalp krizinde kabul edilen en yüksek doz, 100 mg alteplaz'dır.
Yardımcı tedavi:
Kalp krizi tedavisine yönelik güncel uluslararası kurallar doğrultusunda, yardımcı olarak, pıhtı karşıtı tedavi uygulaması önerilmektedir.
Göçmen akciğer pıhtısı:
2 saat içerisinde toplam 100 mg doz uygulanmalıdır. En fazla deneyim şu doz şemasıyladır:
- 1-2 dakikalık toplardamar içi bolus şeklinde 10 mg,
- 2 saat içinde toplardamar içi infüzyon şeklinde 90 mg.
65 kg'ın altındaki hastalarda toplam 1.5 mg/kg'ı aşmamalıdır.
Yardımcı tedavi:
ACTILYSE® tedavisinden sonra, aPTT değerleri üst normal sınırın 2 katından daha aşağıya indiğinde, heparin tedavisine başlanmalıdır (ya da bu tedavi yeniden başlatılmalıdır). Heparin infüzyonu, aPTT değeri 50 - 70 saniye (referans değerin 1.5-2.5 katı) arasında olacak şekilde ayarlanmalıdır.
Ani damar tıkanıklığı sonucu gelişen inme;
Önerilen doz, 60 dakika boyunca 0.9 mg/kg infüzyonudur (en fazla 90 mg); toplam dozun %10'u başlangıçta toplardamar içinden bolus şeklinde uygulanır. Tedaviye belirtilerin ortaya çıkmasından sonraki 4.5 saat içerisinde, mümkün olduğunca çabuk başlanmalıdır. Tedavinin etkisi zamana bağlıdır; bu nedenle daha erken uygulanan bir tedavi olumlu sonuç alma olasılığını arttırır.
Yardımcı tedavi:
Bu rejim ile birlikte, belirtiler ortaya çıktıktan sonraki ilk 24 saat içerisinde eşzamanlı heparin ve aspirin uygulamasının güvenlilik ve etkinliği yeterince araştırılmamıştır. Bu nedenle, ACTILYSE® tedavisinden sonraki ilk 24 saat içerisinde aspirin ya da damar içi heparin verilmemelidir. Eğer başka durumlar nedeniyle heparin gerekiyorsa, doz derialtından uygulanan günlük 10.000 Uluslararası Ünite'yi aşmamalıdır.
Uygulama yolu ve metodu:
ACTILYSE® 10 mg kuru madde enjeksiyon şişesinin içeriği, aseptik koşullar altında, 10 mL steril enjeksiyonluk su ile çözülerek, mL başına 1 mg'lık bir alteplaz konsantrasyonu elde edilir.
Bunun için, çözücü şişesi içerisinde bulunan sıvının tamamı, Actilyse® kuru madde içeren şişeye aktarılır. Aktarma işlemi enjektör kullanılarak yapılır.
Karşılık gelen miktarlardaki toz ve çözücüyü kullanarak ürünü hazırlarken, karışım tamamen çözününceye kadar, yalnızca hafif hareketlerle çalkalanmalıdır. Köpük oluşmasını önlemek için, kuvvetli çalkalamadan kaçınılmalıdır.
Sulandırılarak hazırlanan preparat şeffaftır ve renksiz ile soluk sarı arasındadır. Uygulamadan önce, parçacıklar ve renk yönüyle, görsel olarak incelenmelidir. Çözelti enjeksiyonluk steril sodyum klorür 9 mg/mL solüsyonu (% 0.9) ile, minimal 0.2 mg/mL'lik bir konsantrasyona kadar seyreltilebilir.
Geçimsizlikler:
Sulandırılarak hazırlanan çözeltinin steril enjeksiyonluk su ile daha fazla seyreltilmesi, ya da genel olarak, örn. dekstroz gibi karbonhidratlı infüzyon solüsyonlarının kullanılması önerilmemektedir.
ACTILYSE®, aynı infüzyon kabı ya da aynı damar hattı içerisinde, başka ilaçlarla (heparin dahil) karıştırılmamalı, veya aynı damar girişinden uygulanmamalıdır.
Sulandırılarak hazırlanmış çözelti buzdolabında 24 saate kadar; 25 °C'yi aşmayan oda sıcaklığında ise 8 saate kadar saklanabilir.
Mikrop üremesi olasılığına karşı ürün, sulandırılarak hazırlandıktan hemen sonra kullanılmalıdır. Eğer hemen uygulanmaz ise, kullanım-sırası saklama süreleri ve kullanımdan önceki koşullar, kullanıcının sorumluluğundadır ve bu süre normal olarak, 2 - 8 °C'de 24 saatten daha uzun olmamalıdır.